Mutlu Hukuk Bürosu

MİRASTAN MAL KAÇIRILMASI DURUMU

blog-post

Yayınlayan : Mutlu Hukuk Bürosu

Keywords: MİRAS BIRAKANIN MİRASTAN MAL KAÇIRMASI VE BAŞVURULACAK HUKUKİ YOLLAR,

0

MİRASTAN MAL KAÇIRILMASI DURUMU

Miras bırakanın mal kaçırması ne şekilde gerçekleşir?
 
Miras bırakan (anneniz, babanız vs. mirasçısı olduğunuz kişiler) sağlığında, siz dışındaki diğer mirasçılarına daha fazla malvarlığı bırakmak ve sizden mal kaçırmak amacı ile maliki olduğu taşınmazları (ev, arsa, tarla vs..) hileli olarak ve genelde tapuda çok cüzi bedeller ile satış göstermek suretiyle hiçbir bedel almaksızın diğer mirasçısına ya da mirasçılarına devretmektedir. Hukuk literatüründe bu durum "muris muvazaası" olarak nitelendirilmektedir. Bulunduğumuz coğrafyada miras bırakan tarafından genellikle erkek çocuklarına kız çocuklarından daha fazla mal bırakmak gayesi ile bu yola sık olarak başvurulmaktadır. Mirasbırakan tarafından bakıma ihtiyacı olmamasına rağmen mal kaçırma amacını gizlemek için ölünceye kadar bakma akdi karşılığı mal varlığını devretmek sureti ile de bu yola başvurulabilinmektedir. Bazı durumlarda ise akrabalar arası devirler yapılarak mal kaçırma amacı gizlenmeye çalışılmaktadır. Genel olarak bu durum miras bırakanın vefatından sonra öğrenilmektedir. Bu nedenle orantısız bir mal paylaşımı söz konusu olmakta ve mal kaçırılan mirasçılar mağdur olmaktadır.

Peki miras bırakanın vefatından sonra mal kaçırdığını öğrendiğiniz takdirde başvuracağınız hukuki yollar nelerdir?

Öncelikli olarak miras bırakan tarafından hileli olarak mal kaçırmak kastı ile devredilen taşınmaz halen mal kaçırılan mirasçı üzerinde ise izleyeceğiniz yol; bu durumu öğrenir öğrenmez taşınmazın bulunduğu yer Asliye Hukuk Mahkemesinde miras konusu malvarlığının devredildiği mirasçı davalı gösterilmek sureti ile Muris Muvazaası Nedeni ile Tapu İptal ve payınız oranında adınıza Tescil davası açmak olacaktır. Dava ile birlikte ise taşınmazın dava müddetince üçüncü bir kişiye satışının yapılmaması için taşınmaz üzerine tedbir konulmasını istemek muhakkak gereklidir.

Genellikle miras konusu malvarlığının devredildiği mirasçı, taşınmazı üzerinde bulundurmakla bazı durumlarda devredilen taşınmazı üçüncü kişilere devredebilmektedir. Bu durumda tapu artık başkası üzerine devredildiğinden ve tapu iptal ve tescil davası açamayacağınızdan izleyeceğiniz hukuki yol; yine taşınmazın bulunduğu yer Asliye Hukuk Mahkemesinde malvarlığının devredildiği mirasçı davalı gösterilmek suretiyle Muris Muvazaası Nedeni ile taşınmazın satış bedeline ilişkin payınız oranında tazminat (alacak) davası açmak olacaktır.

Miras bırakanın mal kaçırması nedeni ile açılacak dava ne zaman açılır, zamanaşımı var mıdır?

Muris muvazaası davası, miras bırakanın ölümünden sonra açılabilir. Bu davayı açmanız gereken bir süre veya zamanaşımı bulunmamaktadır.

Muris Muvazaası nedeni ile kimler dava açabilir?

Miras bırakanın mirasçısı olan ve miras hakkı çiğnenen her mirasçı dava açabilecektir (Mirastan feragat eden, mirası reddeden kişiler tarafından açılamayacaktır.).

Miras bırakanın mal kaçırdığına ilişkin değerlendirme yapılırken dikkat edilen hususlar ise şunlardır;

*Miras bırakanın maddi durumu,
*Miras bırakanın taşınmaz satışına ihtiyacı olup olmadığı; satış için nedeni bulunup bulunmadığı,
*Miras bırakanın bakıma muhtaç olup olmadığı,
*Mal kaçırılan mirasçının taşınmazı satın alabilecek maddi durumunun bulunup bulunmadığı,
*Miras bırakan tarafından mal kaçırılan mirasçıya ayrım yapılıp yapılmadığı,
*Miras bırakan ile mirasçıları arasındaki beşeri ilişkiler,
*Mal kaçırılan taşınmazın tapuda gösterilen bedeli ile gerçek bedeli arasın fark bulunup bulunmadığı,
*Mal kaçırılan mirasçı tarafından miras bırakana ödemede bulunulup bulunmadığı,
*Miras bırakan tarafından malvarlığının paylaştırılma amacı bulunup bulunmadığı...

Yargıtay tarafından muris muvazaasına ilişkin güncel değerlendirmeler;

Son kararları ile Yargıtay tarafından miras bırakanın çok fazla malvarlığının bulunması ve bütün malvarlığına karşılık birkaç taşınmazının devredilmesinin mirastan mal kaçırma olarak değerlendirilemeyeceğine ilişkin kararlar verilmektedir. Fakat tarafımızca ikame edilen bir davada ilk derece mahkemesince Yargıtay'ın bu kararları gerekçe gösterilmek sureti ile açılan davanın reddine karar verilmiş; tarafımızca bu karar bir üst mahkemeye taşınarak istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Yapılan istinaf neticesi Konya Bölge Adliye Mahkemesince yapılan değerlendirme ve  karar ilamı şu şekildedir;

T.C. KONYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ  1. HUKUK DAİRESİ 2022/974 ESAS  2022/1199  KARAR ÖZET: "Somut olayda; Dava konusu taşınmaz 435,276 ve 963 parsel sayılı taşınmazlar  muris ......... adına kayıtlı  iken 18/11/1999 tarihinde davalıya  satış yoluyla devretmiştir. 435 parsel sayılı taşınmaz toplulaştırma sonucu 123 ada 10 parsel olmuş , söz konusu taşınmazda davalının 13307/52721 hissesi murisin devrettiği 435 parselden gelmektedir. Dava konusu 276 ve 963 parsel toplulaştırma sonucu 118 ada 16 parsel olmuştur. 

-Davalı muristen aldığı dava konusu taşınmazın satış bedelini ödediğini savunmuş ise de, ödeme savunması yöntemince kanıtlanabilmiş değildir. Davalı taraf ödeme savunmasını destekleyecek bir delil ibraz edememiştir.  Dinlenen tanık beyanlarından, miras bırakanın mal satmaya ihtiyacı olmadığı, miras bırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin  bulunmadığı,akitte gösterilen değer ile taşınmazın gerçek değeri arasında aşırı fiyat farkı olduğu anlaşılmıştır.Tüm dosya kapsamında dava konusu taşınmazların mirasbırakan tarafından davalıya temlikinin bedelsiz, muvazaalı ve mirasçıdan mal kaçırma amaçlı olduğu sonucuna varılmıştır.

-Bu durumda, davacıların muris muvazaası iddiasının sabit bulunduğu gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere ve somut olaya uygun düşmeyen gerekçelerle ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş olması doğru değildir.

-Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı tarafın istinaf talebinin kabulüne, ilk derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davacıların muris muvazaası iddiasına dayalı davası sabit olduğundan kabulü ile esas hakkında yeniden  hüküm kurmak gerekmiş  ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur."

Karar ilamı ile görüleceği üzere Konya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi tarafından istinaf nedenlerimiz yerinde bulunmuş ve tarafımıza ikame edilen davanın kabulüne karar verilmiştir. Nitekim davalı tarafça temyiz kanun yoluna başvurulmak sureti ile karar Yargıtay'a taşınmış olup temyiz incelemesi neticesi karar onanarak kesinleşmiştir. Bu durumdan yola çıkarak her somut olayın kendi şartlarında ayrıca değerlendirileceği gözden kaçırılmamalıdır. 

Muris muvazaası veya mirastan mal kaçırma davası önemli ve detaylı bir miras hukuku davası olup yukarıda kısaca anlatılmıştır. Bu nedenle detaylı bilgi ve hukuki yardım için iletişim bilgilerimiz web sayfamızda yer almaktadır. 
                                                                                                                      Av. Ayşegül YANAR AKGÜN 

Bu Makaleyi Paylaş :